Asık Kelimesinin İngilizcesi ve Almancası
Türkçe İngilizce Sözlük
- asık
- frowning
- aşık
- in love, in ecstasy, enamoured [Brit.], amorous, besotted, gallant, gone
- aşık
- lover, admirer, adorer, amorist, beau, fancy man, inamorato, paramour, singer, spoon, swain, sweetheart, wooer; minstrel, wandering minstrel
- aşık atmak
- compete with, keep up with, rival, play knuclebones
- aşık etmek
- sweep smb. off his feet, enamour [Brit.], enamor
- aşık kemiği
- anklebone, knucklebone, huckle bone, dib, talus
- aşık olma
- falling in love
- aşık olmak
- have a crush on smb., be sweet on smb., be struck on smb.
- aşık olmuş
- hook on
- aşık olunan kadın
- inamorata
- aşık oyunu
- knucklebones, dib
- asık surat
- face of woe
- asık suratlı
- sulky, saturnine, surly, dark, dour, glum, lugubrious, morose, repining, vinegary, straight faced
- asık suratlılık
- sullenness
Türkçe Almanca Sözlük
- asık
- mürrisch
- âşık
- verliebt; Liebhaber [der], Verehrer(in [die]) [der]
- aşık
- r Knöchel.
- aşık kemiği
- s Sprungbein.
- âşık olmak
- lieben, sich verlieben
- asık suratlı
- finster, schmollend, sauer