Carry Kelimesinin Türkçesi
İngilizce Türkçe Sözlük
- carry
- n. golfte topun vurulmadan önceki gidişi, karadan yapılan kayık taşımacılığı, menzil
- carry
- v. taşımak, kaldırmak, nakletmek, götürmek, çekmek; bulundurmak, getirmek, sevketmek, sağlamak, elde etmek, başarı kazanmak, satışa sunmak, yayımlamak, geçirmek, taşıyıcılık yapmak, menzili olmak, çakmak
- carry
- Bilim elde
- carry a torch for
- karşı konulmaz bir ihtiras duymak, karşılıksız sevmek
- carry away
- götürmek, taşımak, alıp götürmek, ayartmak, coşturmak, heyecanlandırmak
- carry away the bell
- yenmek, alt etmek, kazanmak
- carry coal to newcastle
- tereciye tere satmak, havanda su dövmek, denize su taşımak
- carry cot
- portatif karyola, bebek taşıma çantası
- carry forward
- devam etmek, ilerletmek, nakletmek (hesap)
- carry insurance
- sigortalı olmak
- carry off
- v. öldürmek, ölümüne yol açmak, iletmek, kazanmak, hakkından gelmek, kapıp kaçırmak
- carry on
- devam ettirmek, sürdürmek, peşini bırakmamak
- carry on pieces
- parça eşya taşıyacağım, el bagajı
- carry out
- uygulamak, gerçekleştirmek, başarmak
- carry over
- v. nakletmek (hesap), gelmek, devam etmek, ertelemek