Hold Kelimesinin Türkçesi
İngilizce Türkçe Sözlük
- hold
- n. tutma, tutunma, gemi ambarı, tutunacak yer, etki, nüfuz, durdurma, ambar, bagaj bölümü (uçak)
- hold
- v. tutmak, kavramak, tıkamak, kaldırmak, el koymak, alıkoymak, gözaltına almak, devam etmek, almak, barındırmak, muhafaza etmek, karara bağlamak, çekmek, dayanmak, sadık kalmak, geçerli olmak, durmak
- hold
- dur
- hold
- Bilgisayar tutma, mesgul etme
- hold a brief for smb
- mahkemede savunmak, savunma avukatlığını yapmak
- hold a grudge
- kıskanmak
- hold a pistol to smb.'s head
- kafasına silahı dayamak, silâh zoruyla yaptırmak, tehditle yaptırmak
- hold at bay
- uzak tutmak, yaklaştırmamak
- hold back
- tutmak, zaptetmek, durdurmak, saklamak, söylememek, çekinmek, tedbirli olmak, kendini tutmak
- hold cheap
- önem vermemek
- hold down
- bastırmak, baskılamak, ezmek, zaptetmek, yürütmek, elinde tutmak
- hold down (mouse button or key)
- Bilgisayar basili tutmak
- hold forth
- ileri sürmek, teklif etmek, sunmak, nutuk çekmek, söylev vermek, yüksekten atmak
- hold good
- geçerli olmak, yürürlükte olmak
- hold hostage
- rehine almak, rehin tutmak
Almanca Türkçe Sözlük
- hold
- tatlı, şirin, hoş, sevimli